Lanetli Ev
Dr. John Montague adında bir araştırmacı, doğaüstü olaylara olan ilgisi nedeniyle Hill House adlı eski, görkemli ama lanetli bir malikaneyi incelemeye karar verir. Bu ev, yıllar boyunca intiharlar, trajik ölümler ve akıl hastalıklarıyla anılmıştır. Montague, bu araştırma için evde birkaç gün geçirecek küçük bir ekip kurar.
Grubun üyeleri şunlardır:
Eleanor Vance, içine kapanık, baskıcı bir ailede büyümüş, ruhsal olarak kırılgan bir genç kadın.
Theodora, özgür ruhlu, sanatçı ruhlu ve duygusal sezgileri güçlü bir karakter.
Luke Sanderson, evin varisi olan ailenin temsilcisi, genç ve alaycı biri.
Ve tabii ki, bu dört kişinin ortasında duran, canlıymış gibi davranan Hill House.
Eleanor, çocukken yaşadığı bazı doğaüstü deneyimlerden dolayı seçilmiştir. Bastırılmış duygularla dolu iç dünyası, evin kasvetli ve karanlık yapısıyla garip bir uyum içinde birleşir. Hill House yalnızca taş duvarlardan ibaret değildir. Adeta yaşayan, nefes alan, gözleyen ve zihni çarpıtan bir varlıktır. Evin içinde duvarlar arasında kaybolmak mümkündür. Kapılar kendiliğinden kapanır. Geceleri duyulan tıkırtılar, fısıltılar, görünmeyen varlıkların ağırlığı dört kişiyi de yavaş yavaş etki altına alır.
Özellikle Eleanor, bu evle tuhaf bir bağ kurar. Evin fısıltıları sanki ona yöneliktir. Korkuyla birlikte içinde bir çekim hisseder. Theodora ile aralarında karmaşık bir ilişki gelişir; hem dostane hem de kıskançlıkla örülmüş bir gerilim vardır. Eleanor, evin karanlık enerjisine kendini kaptırdıkça gerçeklikten kopmaya başlar. Evin duvarları onun iç sesine dönüşür, yalnızlık duygusu bu taş yapıların içinde büyür.
Ekip evin etkisinden kurtulmaya çalışsa da Eleanor için artık çok geçtir. Ev onunla konuşur, onu çağırır. Gecenin birinde arabasını alarak evin önünde hızla döner ve sonunda aracıyla ağaca çarpar. Ölümüyle birlikte ev, bir ruhu daha yutmuş olur. Eleanor’un ölümünden sonra grup evi terk eder. Hill House ise sessizce orada kalır, bir başka hayatı kendine çekmeyi bekleyerek…
Lanetli Ev, yalnızca doğaüstü bir korku hikâyesi değil, aynı zamanda aklın sınırlarında dolaşan bir kadının içsel çöküşünü anlatan psikolojik bir romandır.
Temalar:
-
Yalnızlık ve içe dönüklük
-
Psikolojik kırılma ve paranoya
-
Mekânın ruh üzerindeki etkisi
-
Kadın karakterlerin iç dünyası ve bastırılmışlık
-
Gerçek ile hayal arasındaki sınırın silikleşmesi
Shirley Jackson, Lanetli Ev ile yalnızca bir evin değil, bir insanın ruhunun yavaş yavaş nasıl çözüldüğünü anlatır. Evde gerçekten bir lanet mi vardır, yoksa Eleanor kendi aklının karanlığında mı kaybolmuştur? İşte bu soru, romanın ömür boyu unutulmayan tarafıdır.