Frankenstein
Genç bir bilim tutkunu olan Victor Frankenstein, çocukluğundan beri doğa bilimlerine ve özellikle yaşamın kaynağına karşı büyük bir merak duyar. Üniversitede yaptığı deneylerle ölü dokuları bir araya getirerek, insana benzeyen devasa bir yaratık oluşturur. En sonunda, fırtınalı bir gecede bu yaratığa hayat vermeyi başarır. Fakat onu gördüğü anda büyük bir korku ve pişmanlık hissine kapılır. Çünkü yarattığı varlık, hayal ettiği gibi mükemmel değil; aksine korkunç bir görünüme sahiptir.
Victor yarattığı bu canlıdan kaçar, onu terk eder. Fakat yaratık yalnız, terk edilmiş ve sevgiye aç bir hâlde dünyada başıboş dolaşır. İnsanlar onu görünce korkar, kaçar ya da saldırırlar. Kimse onun konuşmasını ya da iç dünyasını anlamaya çalışmaz. Yaratık, bu dışlanma ve yalnızlıkla zamanla nefrete ve öfkeye kapılır. Ormanda saklanarak bir ailenin yaşamını gizlice gözlemler. Okuma, konuşma ve düşünme becerilerini geliştirir. İnsan duygularını, sevgiyi, şefkati öğrenir. Ama ne kadar öğrenirse öğrensin, dış görünüşü yüzünden asla kabul görmeyeceğini anlar.
Bu yalnızlık onu Victor’a karşı büyük bir kin beslemeye iter. Onun peşine düşer ve karşısına çıktığında ondan bir eş ister. Kendisinin de seveceği ve onu sevecek biri olsun, yalnız kalmasın diye. Victor başta kabul etse de, sonra yaratacağı ikinci varlığın daha da tehlikeli olabileceğini düşünerek yeni yaratığı yok eder. Bunun üzerine yaratık öfkeye kapılır ve Victor’un sevdiklerini bir bir öldürmeye başlar.
Victor, kardeşi William’ın, en yakın arkadaşı Henry’nin ve en sonunda da eşi Elizabeth’in öldürülmesiyle yıkılır. Tüm bunlardan sonra tek amacı kalır: Yaratığını bulmak ve onu yok etmek. Onun peşine düşer, karlı dağlara, ıssız bölgelere kadar gider. Ancak bu yolculukta Victor da hastalanır ve yorgunluktan ölür.
Roman, aslında bu olayların anlatıldığı mektuplar aracılığıyla ilerler. Kuzey Kutbu’na doğru keşif yapan Kaptan Walton, bu takibi sürdüren Victor Frankenstein ile karşılaşır. Victor yaşadıklarını Walton’a anlatır ve kısa süre sonra hayatını kaybeder. Yaratık, onun öldüğünü öğrenince buzlar arasında belirir. Victor’un ölümüne üzülür ama hayatında artık hiçbir şey kalmadığını söyleyerek kendisini yok etmek üzere uzaklara gider.
Frankenstein, yalnızca bir canavar hikâyesi değildir. Mary Shelley, bilimsel ilerlemenin sınırlarını, sorumluluğu, insan doğasını ve dış görünüşe göre yargılamanın acı sonuçlarını derin bir biçimde işler.
Temalar:
-
Bilimin sınırları ve sorumluluk
-
Yaratıcının yarattığına karşı duyduğu korku
-
Yabancılaşma ve yalnızlık
-
Toplumun dış görünüşle yargılaması
-
İntikam, pişmanlık ve bağışlanma arayışı
Frankenstein, “canavar kimdir?” sorusunu okuyucunun zihnine kazıyan, her nesilde yeniden yorumlanan bir klasiktir.