Yusuf Atılgan’ın Aylak Adam adlı romanı, bireyin modern toplumdaki yalnızlığını, aidiyet duygusunu ve anlam arayışını ele alan bir eserdir. Roman, C. adlı isimsiz bir karakterin iç dünyasını ve hayata karşı sorgulamalarını merkezine alır. C., toplumun genel beklentilerine aykırı bir yaşam sürer, iş hayatından ve sıradan sorumluluklardan kaçarak kendine özgü bir hayat kurmayı tercih eder.

C., hayatta anlam arayışı içindedir ve bu arayış, onun aşk ve mutluluk arzusuyla birleşir. Ancak, çevresindeki insanlarla kurduğu ilişkilerde hem duygusal hem de entelektüel bir tatminsizlik yaşar. Aşkı ve samimiyeti bulma çabaları, onun yalnızlığını daha da derinleştirir. Zaman zaman toplumdan kopmuş bir gözlemci gibi davranır ve çevresindeki insanları ve olayları sürekli sorgular.

Roman, bireyin toplumla olan ilişkisini, özgürlüğe olan tutkusunu ve bunun getirdiği yalnızlığı etkileyici bir şekilde işler. Yusuf Atılgan, karakterinin karmaşık duygusal ve düşünsel dünyasını sade ama güçlü bir dille betimler. C.’nin hayatındaki döngüsel ve tatminsiz yapılar, modern insanın varoluşsal sorunlarına ışık tutar.

Aylak Adam, bireyin içsel çatışmalarını, yalnızlık ve anlam arayışını derinlemesine işleyen bir roman olarak, Türk edebiyatının önemli klasiklerinden biri kabul edilir. Yusuf Atılgan, bu eserinde, okuyucusunu hem C.’nin dünyasına hem de kendi hayatına dair bir sorgulamaya davet eder.